Bu Blogda Ara

30 Haziran 2010 Çarşamba

Hayal gücünün zorlanması yada zlatan ibrahimovic

Mac ortada geciyor hatta mac demeye milyarlarca şahit lazım ne bir atak ne yürekleri ağzımıza getirecek bir gol pozisyonu 2 dakika sonra bakıyorsun bir futbolcu topu almış karşı kaleye doğru sürüyor rakip oyuncuları calımlıyor ve sutunu atıyor goooll evet işte zlatan ibrahimovic bole bir futbolcu mac sessiz sakin gecerken bir anda sahneye cıkıp oyunun seyrini değiştirebiliyor.Uzun boyuna rağmen hızı top sürüş tekniği rakibini çalımlarken o rahat yüz ifadesi,kibirli davranışarı herşeyiyle diğer futbolculardan daha fazla ön plana cıkan istediği zaman macın seyrini değiştiren bir futbolcu.Yumusak bilekleri son vuruslardaki yeteneği bitiriciliği ile onu izleyenleri her zman heyecalandıran bir isim.Tabi bunlarrın yanında kibirli oluşu kendini beğenmişliğinide es geçmeyelim.Zla'tan şimdide inter'de kendisi gibi kibirli bir isimle Jose Mourinho ile çalışıyor.Mourinho,Zlatan için şu an dünyadaki en iyi futbolcu altın top'u ronaldo'dan daha fazla hak ediyor diyerek bir jest'te bulunmuştu.Zlatan bu jesti karşılıksız bırakmadı tabi “ 5 senede Capello ve Mancini’den öğrendiklerimin fazlasını 3 ayda Mourinho’dan öğrendim “ açıklamasında bulunmuştu.Bu karşılılı jesttlerden görüldüğü gib ikisinde karakteri birbirlerine çok benziyor.İbrahimoviç çok yönlü bir futbolcu ronladinho gibi takımına macı istediği anda takımının lehine çeviren lincoln gibi topla bale yaparmışcasına oynayabilen drogba gibi tekmelere tüm sertliklere rağmen yıkılmayan bir isim.Mental açıdan tam pişmesede ne kadar kibrli olsada istediği zaman maçı alması ozelliği bu negatif yonlerini unutturuyor.Artık yıldız futbolcu tribünleri ayağa kaldıracak bir isim çıkmıyacak derken zlatan ibrahimovic yada juventus taraftarının ona seslendiği ismiyle"ibra"futbol sahnesindeki yerini aldı.İnter başkanı Morattinin ifadesiyle"transfere ihtiyacımız yok çünkü ibrahimoviç hayal gücümü zorluyor"kısaca "Hayal gücünün zorlanması" yada Zlatan İbrahimovic

6 Haziran 2010 Pazar

Futbol müminlerinin ramazan ayı

Sayılı günler kaldı dünya kupasının başlamasına içimde giderek artan bir heyecan var ama bu heyeacan biraz buruk bir heyecan.Bunun nedeni güzel ülkemin beceriksiz futbol oligarşisi yüzünden Güney Afrika'da olamayışımız.Olsun yine de tv'nin başında oturup bize yakın gelen ülkeleri destekleyeceğiz.Herkesin kendine göre bir favorisi var şimdiden.Kiminin Arjantin kiminin Brezilya kiminin İspanya.Bu kupa'da ne gibi süprizler bekliyor bizi düşünüp duruyorum Messi bir dünya kupası kaldırıp Maradona'nın veliahtı oldugunu tescilleyebilecekmi veye "El Nino"lakaplı Tores bütün sezon ada'da yapamadığı patlamayı gerçekleştirecekmi yada ismini bile duymadıgımız sokağın kara kuru çocuklarımı patlama yapacak.Şöyle güzel bir final izleyebillecekmiyiz Arjantin-İspanya finali güzel bir maç olur diye düşünüyorum.Messi-Tores kapışması nasıl olur? Zihinlerinizde bir canladırıverin.Bu dünya kupası nelere gebe olacak.Nasıl bir iz bırakcak belleklerimizde futbola yeni neler katacak.Hangi futbolcular astronomik rakamlarla transfer olacak futbol kerhanelerine.Endüstriyel futbol hangi yetenekleri öğütecek.Güney Afrika'nın stadlara yoksulların sırtından milyarca dolar harcaması aslında futbolun arsa'da ve çamurda oynanmadığı zamanlar'da çikin olduğunu bir kez daha gözler önüne seriyor.Biz futbol müminleri olarak bulunduğumuz her yerde "Başka bir futbol mümkün" diye haykıracağız.Futbol'un güzel bir oyun olduğunu bu güzel oyunun kapitalizmin kar hırsına sömürme hırsına mahkum edilemeyeceğini sağır sultan olan futbol oligarşisi duyana kadar  bütün futbol cenahına anlatamaktan yorulmayacağız.Şimdiden herkese iyi seyirler dileyerek "futbolun sadece futbol olmadığını"unutmadan kupa'nın başlamasını beklemek düşüyor.Sevgili Tanıl Bora'nın dediği gibi  futbol müminleri'nin ramazan ayı başlıyor.